KAMİL AYDEMİR
Toplumcu gerçekçi bir şair Kamil Aydemir 1962 yılında Artvin’in Şavşat ilçesine bağlı Kocabey köyünde dünyaya geldi. İlk, orta ve lise öğrenimimi Artvin’de tamamladı. Yüksek öğrenimini yarıda bırakarak yurtdışına çıktı. 1984 yılından bu yana Hollanda’da yaşıyor.
Hollanda PEN Kulübü üyesi ve Klaros Yayınları’nın Avrupa Temsilcisi’dir.
Hollanda’da yaşıyan şair ve yazar arkadaşlarıyla birlikte Türkü Dergisi’ni çıkardı. Bir süre Damar, Eski, Hayâl ve Aykırı Sanat dergilerinin Hollanda temsilciliğini yaptı.
Şiirleri; Damar, Kıyı, Berfin Bahar, Agora, Düşlük, Kırmızı Gül, Sesimiz, Öykü Şiir, Türkü, 2001, Erde, Eski, Hayal, Livane, Şavşat Dergisi gibi dergiler olmak üzere birçok dergide yayımlandı.
Potry Park, Hollanda Türkiyeli İşçiler Birliği (HTİB) ve Hollanda’da Uluslararası düzeyde düzenlenen 15 ayrı dilde 12 ayrı ulustan 250 şairin katıldığı yarışmada “STİCHTİNG DUNYA”-“DÜNYA VAKFI”nın şiir dalında birincilik ödülünü aldı.
Türkiye’de düzenlenen şiir yarışmalarının hiçbirisine katılmadı ve düzenlenecek hiçbir yarışmaya da katılmayı düşünmediğini söylüyor.
Bestelenen şiirleri:
“Artvin’de Bahar” isimli şiiri Onur Akın tarafından bestelendi.
“Bana Zemheri Gibi Bakma” ve “Yüzün Gözlerimde Dursun”isimli şiirleri de Mehmet Yöntem tarafından bestelendi.
Şiirleri Hollandaca, Almanca, Fransızcaya ve Kürtçeye çevrildi.
“Enschede ve Sen” isimli şiirinin Hollandaca çevrisi Enschede şehir merkezinde asılı bulunmaktadır.
Kamil Aydemir ile söyleşi:
Kemal Yalçın: Hollanda’ya ne zaman ve nasıl geldiniz?
Kamil Aydemir: Ben 12 Eylül 1980 cuntasının sınırlar ötesine savurduğu insanlardan birisiyim. 1984 yılında Hollanda’ya gelerek iltica ettim.
K. Y. : Hollanda’da hayatınızı nasıl kurdunuz?
K. A. : İltica başvurum olumlu sonuçlanınca nişanlımı da Türkiye’den getirerek evlendim. Cem Duman o günlerin tanığıdır ve de nikâh şahidimizdi. İki çocuğumuz oldu ve ben fabrikada çalışmayı seçerek çocuklarımın iyi yetişmesi ve iyi eğitim alması için emek verdim. Başarılı da olduğumu düşünüyorum. İyi insan oldular ve iyi eğitim aldılar. Kızım doktor, oğlum da ablasının okuduğu Tıp Fakültesinde okuyor.
K. Y. : Yazarlık serüveni nasıl başladı? Neden ve ne zaman yazmaya başladınız?
K. A. : Türkiye’de de yazıyordum ama siyasi faaliyetlerimden yazma işine fazla zaman ayıramıyordum. Ortaokul ve lise yıllarımda az da olsa şiir yazdım. Eylül sürgünü olarak yurtdışına çıkınca yazmaya yeniden başladım.
Düşlediğim bir ülke, bir dünya mücadelemi yazmakla sürdürmek için yazın emekçiliğini ilk sıraya koydum. Toplumcu gerçekçi bir şair olarak insanların gözü, kulağı ve yürek sesi olmak için hep yazdım ve de yazıyorum. Sanıyorum ilk şiirim de Hollanda’da yayımlanan Sesimiz Dergisinde yayınlandı.
Cem Duman aracılığıyla iletişime geçtiğim Fakir Baykurt’un da yönlendirmesi de önemliydi. Hayata, düşlediğim dünya için söyleyeceklerimi yazarak ifade ediyorum. Yazarak insanların yüreğine dokunmak istiyorum. İnsanların yüreklerine dokunmanın en iyi yolunun şiir olduğunu biliyorum. Yüreklere dokundukça okunacağımı kendi okuduklarımdan biliyorum.
Yazmak benim için eylem biçimidir. İnsanların karınlarında biriktirdiklerini şiirle dışa vuruyor, onların sesi olmaya çalışıyorum.
En değerli olanın insan olduğu bir dünyanın mücadelesini şiirlerimle veriyorum. Bazı insanların arızalanmış vicdanlarını tamir ederek, nice insanın da tozlanmış insanlığını silerek insanlıklarını ortaya çıkarmak istiyorum ve bunu insanlığın yürek sesi, insanı tamir etme atölyesi olan şiirle yapıyorum.
K. Y. : Bugüne kadar kaç kitap yayınladınız? İsimleri nelerdir?
K. A. : 2021 yılı sonuna kadar yayınlanmış biri öykü kitabı olmak üzere 26 kitabım var. Bunlardan bazıları şunlardır:
Mutluluğa Hangi Renkten Çıkılır, 2017
Kuşlar Uçurtma Uçuruyor, 2017
Nar Yokuşu / Klaros Yayınları, 2020
Bana Zemheri Gibi Bakma / Klaros Yayınları 2020
Sakıncalı Dizeler / Klaros Yayınları, 2021
Islığımın Ucunda Ay Heybemde Gül Kokusu / Klaros Yayınları, 2021
Aşk Kimseye Kimliğini Sormaz / Klaros Yayınları, 2021
Artvin’de Bahar/ Klaros Yayınları, 2021
Devrim(ci) Güzeli(m) / Klaros Yayınları, 2021
Aşk (K) üstü Hayat / Klaros Yayınları, 2021
Sevmeler Yarım / Klaros Yayınları, 2021
Şiirden Bir Ev / Klaros Yayınları, 2021
Acılara Verme Adresini / Klaros Yayınları, 2021
Sevgiyi Öldürüyorlar / Klaros Yayınları, 2021
Aşka Açık / Klaros Yayınları, 2021
Aç Yüreğinin Kapısını / Klaros Yayınları, 2021
Geceden Düştüm Tutmadın Ay Gülüşlüm /Klaros Yayınları, 2021
K. Y. :Yazmak için nasıl bir yöntem izliyorsunuz?
K. A. : Şunu yazacağım diye düşününce yazıyorum. Yeter ki yazarken beni rahatsız etmesinler. İmgenin peşine takılıp şiir yazdığım yok denecek kadar azdır. Yüreğime dokunan, insanlığımı acıtan ya da beni mutluluğa salan olaylar yazdıklarımın öznesi oluyor. Dilime asılanları ya da yüreğimde yürüyenleri yazmak için eskiden kalem ve kâğıtla dolaşırdım, şimdi ise telefonumdaki Word programına yazıyorum.
K. Y. : Sürgünde bir yazar olmak ne demektir?
K. A. : Ömrümün üçte ikisi sürgünde geçti. Sürgün yaşamak gerçekten çok zordur. İnsan sevdiklerine dair birçok korkuyla yaşar. Anneme, babama, kardeşlerime ve sevdiklerime bir şey olursa ben ne yaparım korkusuyla yaşadım yıllarca.
“Adım sürgün benim / yaklaşmayın yanıma / hasret kokarım” dizelerim özetliyor sürgünlüğümü.
Bu hasreti ben istemesem de gelip rengini katıyor yazdığım şiirlerin rengine. Yıllarca kitaplarım Türkiye’de satılırken ben Türkiye’ye gidemiyordum. Önceden teknoloji bu kadar gelişmediği için yayınevleriyle iletişimde zorluklar yaşanıyordu. Türkiye’deki bazı yayınevleri de bizleri sağmanın yollarını arıyor ya da sağılacak gözüyle bakıyordu. Maalesef bu yayınevleri emekten, emekçiden yana koca koca laflar ediyorlar hâlâ.
Sürgün yazarı, cezaevi yazarı gibi tanımları doğru bulmuyorum
Ben hep Türkiye’yi önemsedim ve Türkiyeli okuru adres seçtim. Bugün doğru yolda olduğumu anladım ve kitaplarım çok sayıda kitapseverin evine giriyor. Kitaplarımın iyi satış yaptığını biliyorum. Çünkü ben şiir yazmak için sözcüklere jimnastik yaptırmıyorum ya da ne kadar anlaşılmaz olursa o kadar iyi şiir olur düşüncesine katılmıyorum. Şiirlerimi yürek tezgâhımda örüyorum. Yürek tezgâhından çıkan şiirler başka yüreklere de dokunuyor ve böylece kitaplarım okunuyor. “Çok satıyor diye; iyi şiir, iyi öykü ve iyi roman olmaz” diyenlerin olduğunu da biliyorum. Şöyle dönüp kitaplığıma bakıyorum; kitaplığımda olan kitapların şair ve yazarları onca insanın yüreğine dokunan eserler vermiş ve veriyor. Edebiyatta biçim ve estetik kadar dil işçiliği de önemlidir.
K. Y. : Türkiye’de mi, Hollanda’da mı daha verimli yazıyorsunuz?
K. A. : Bu soruya doğru yanıt vermem için iki ülkede de eşit kalmam gerekir. Hayatımın çoğu Hollanda’da geçtiği için ağırlıklı olarak Hollanda’da yazıyorum ama Türkiye’ye gittiğimde de yazıyorum. Türkiye’de kısa süreli kaldığım için zamanımın çoğu dostlarla geçince yazma zamanım da az oluyor. Çünkü yazmak için zaman gereklidir.
Yıllar önce bir kaç gün misafirim olan Muzaffer İzgü şöyle bir anısını anlatmıştı bana: “Her gün kapımın zili çalıyor dostlar, ‘Hocam nasıl olsa siz de boşsunuz biraz laflayalım’ diye geldim diyorlardı ve yazmalarım yarım kalıyordu. Ben de başka bir semtte büro tutup orda yazmaya başladım.”
Ben de kendimle olunca daha verimli oluyorum.
K. Y. : Nasıl bir Hollanda hayal ediyorsunuz?
K. A. : Daha özgürlükçü, daha katılımcı, ayrımcılığın hiç olmadığı, eğitimin parasız olduğu, hayat şartlarının hiç kimseyi yormadığı, emeğin karşılığını bulduğu, daha da ötesi üretenin yönettiği bir Hollanda’dır özlemim.
K. Y. : Zaman ayırıp sorularıma cevap verdiğiniz için size teşekkür ediyorum Sevgili Kamil Aydemir.
K. A. : Ben de size teşekkür ediyorum Sevgili Kemal Hocam.
Bochum, 18 Mayıs 2021, Kemal Yalçın, Kamil Aydemir